İçeriğe geç

OSMANLI DEVLETİ KÜLTÜR ve MEDENİYET (Data) – 2

    • Enderun ilk olarak 2. Murat zamanında Edirne Sarayında açılmıştır.
    • Batı tarzında açılan askeri okullar; Mühendishane-i Bahr-i Hümayun(3. Mustafa), Mühendishane-i Berr-i Hümayun(3. Selim), Tıphane-i Amire(2. Mahmut), Mızıka-i Hümayun(2. Mahmut), Mekteb-i Harbiye(2.Mahmut), Erkan-ı Harbiye(Tanzimat), Bahriye Mektebi(Tanzimat), Askeri İdadiler(Tanzimat).
    • Osmanlı topraklarında açılan ilk yabancı okul 1583’te Fransızların açtığı Saint-Benoit’tir.
    • Encümen-i Daniş: 1851’de orta ve yüksek öğretimde okutulacak ders kitaplarını hazırlamak ve bilim akademisi olarak çalışmak amacıyla kurulan kurul.
    • Maarif-i Umumiye Nezareti: 1857’de kurulan Milli Eğitim Bakanlığının temeli niteliğindeki kuruluş.
    • Maarif-i Umumiye Nizamnamesi: 1869’da çıkarılan ve eğitimi düzenleyen yasa. İlköğretim zorunlu hale getirildi. İlk yüksek öğretim kurumu olan Darülfünun(İstanbul Üniversitesi) açıldı.
    • Millet sisteminin temeli dini esaslara dayanırdı.
    • Osmanlı Devletinin egemenliği altında yaşayan toplulukları din ve mezhep esasına göre örgütleyip yönetme şekline millet sistemi deniyordu. Buradaki millet kavramı aynı din ve mezhepten olan kişiler için geçerlidir.
    • Seyfiye=Ehl-i örf, İlmiye=Ehl-i şer, Kalemiye=Ehl-i Kalem.
    • İlmiye sınıfını Divanı Hümayunda Şeyhülislam ve Kazasker temsil ederdi.
    • Kadılar örfi ve şeri davalara bakardı.
    • Devlet göçebelerden adet-i  ağnam, ağıl resmi, kışlak ve yaylak adında vergiler alırdı.
    • Resmi dil Türkçeydi. Din ve bilim dili olarak Arapça, Edebiyat dili olarak da Farsça kullanılmıştır.
    • Tanzimat döneminde konuşma ve yazı dili arasındaki farkın giderilmesi için çalışmalar yapılmış, okullarda Türkçe dersi konmuştur. Kanuni Esasi’ye devletin dili Türkçedir maddesi eklenmiştir. 1908’de İstanbul’da Türk Derneği kuruldu. 1911’de Selanik’te Genç Kalemler dergisin çıkaran Ömer Seyfettin, Ali Canip ve Ziya Gökalp Türkçenin sadeleşmesi için çalışmışlardır.
    • Türkçenin sadeleşmesi ve kendi kimliğine kavuşması ancak Atatürk’ün dil devrimi ile gerçekleşmiştir.
    • Divan edebiyatında kaside, gazel, mesnevi, şarkı ve rubailer kullanılmıştır.
    • Edebiyat divan, halk ve tekke edebiyatı olmak üzere üçe ayrılırdı.
    • Divan edebiyatı şairleri; Ahmedi ve Nesimi(İlk Osmanlı şairleri), Şeyhi, Ahmet Paşa, Necati, Süleyman Çelebi(Mevlid), Baki, Fuzuli, Zati, Bağdatlı Ruhi, Nefi, Nabi, Nedim.
    • Halk edebiyatı şairleri; 16-17. Yy: Kul Mehmet, Köroğlu, Gevheri, Karacaoğlan, Aşık Ömer, Öksüz Dede, Pir Sultan Abdal. 19. Yy: Bayburtlu Zihni, Erzurumlu Emrah, Dertli, Dadaloğlu.
    • Tekke(Tasavvuf) edebiyatı şairleri; Mevlana, Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre, Eflaki Dede(Osmanlı tekke edebiyatı bu şairle başlar), Hacı Bayram Veli, Kaygusuz Abdal, Pir Sultan Abdal, İbrahim Gülşeni, Ümmi Sinan, İbrahim Hakkı(Marifetnağme), Şeyh Galip(Hüsn-ü Aşk).
    • Batı etkisiyle gelişen Türk edebiyat akımları tanzimat, servet-i fünun, fecr-i ati ve milli edebiyat akımlarıdır.
    • Tanzimat edebiyatı; Şinasi(Şair Evlenmesi, ilk Türk Tiyatrosu), Şemsettin Sami(Taaşuk-ı Talat ve Fitnat, ilk Türk romanı), Namık Kemal(Cezmi, ilk Tarih romanı), Sami Paşazade Sezai(Següzeşt), Recaizade Mahmut Ekrem(Araba Sevdası), Nabizade Nazım(Karabibik, ilk köy romanı).

    • Servet-i fünun(edebiyat-ı cedide) edebiyatı; 2. Abdülhamit döneminde ortaya çıkmıştır. Osmanlının Ancak Avrupa’nın örnek alınmasıyla kurtulabileceğini savunmuşlardır. Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin, Süleyman Nafiz, Halit Ziya, Mehmet Rauf, Hüseyin Cahit.
    • Fecr-i ati edebiyatı; Ahmet Haşim, Hamdullah Suphi, Yakup Kadri, Refik Halit, Fuat Köprülü.
    • Milli edebiyat; 2. Meşrutiyet döneminde başlamıştır. Türkçülük akımları kuvvetlenmiştir. Ömer Seyfettin, Ziya Gökalp, Mehmet Emin Yurdakul, Ali Canip, Halide Edip Adıvar, Yakup Kadri, Refik Halit Karay, Falih Rıfkı Atay, Reşat Nuri Güntekin, Yahya Kemal, Mehmet Akif Ersoy.
    • İlk özel matbaa Lale devrinde İstanbul’da Sait Efendi ve İbrahim Müteferrika tarafından kurulmuştur.

    • Matbaada basılan ilk eser Vankulu Lügatı’dır.
    • İlk resmi gazete 2. Mahmut döneminde çıkarılan Takvim-i Vekayi’dir. İkinci gazete 1840 yılında Ceride-i Havadis’tir.
    • İlk özel gazete Agah Efendi ve Şinasi tarafından çıkarılan Tercüman-ı Ahval’dır. Şinasi daha sonra Tasvir-i Efkar adında fikir gazetesi çıkarmıştır
    • 1866’da Muhbir gazetesi çıkarıldı, 1867’de kapatıldı.
    • 2. Abdülhamit döneminde Sabah, Vakit ve Tercüman-ı Hakikat gazeteleri çıkarıldı. 1895’te Meşveret gazetesi çıkarıldı.
    • 2.Meşrutiyetten sonra Volkan, Tanin ve Mizan gazeteleri çıkarıldı.
    • 1. Dünya Savaşının sonuna doğru Yenigün, Payam-ı Saba Akşam, İkdam, Güleryüz gazeteleri çıkarıldı.
    • İlk dergi Mecmua-i Fünun, ilk resmi dergi Mir’at, ilk mizah dergisi Diyojen’dir. 2. Abdülhamit’in sansür döneminden sonra Genç Kalemler, Türk Yurdu, Hokkabaz, Hoca Nasrettin, Geveze gibi dergiler çıkarıldı.
    • 1. Dünya Savaşından sonra Aydınlık ve Aydede gibi mizah dergileri çıkarıldı.
    • Koçi Bey, devletin içinde bulunduğu durumla ilgili rapor hazırlamıştır.
    • Hezarfen Ahmet Çelebi, kanat takıp uçan ilk insandır.
    • Hasan Çelebi, dünyada ilk defa roketli füze uçuşunu gerçekleştirdi.
    • İbrahim Müteferrika, ilk basım evini kurdu.
    • Osman Hamdi Bey, müzeciliğin kurucusudur.(Müze-i Hümayun).
    • İbrahim Hakkı, Marifetnağme adlı eseriyle tarih, coğrafya, matematik ve tıpla ilgili konulara yer vermiştir.
    • Ahmet Mithat Efendi, Tarih-i Hikmet.
    • Ahmet Cevdet Paşa, Tarih-i Cevdet, Kısas-ı Enbiya Mecelle.
    • Güzel sanatlarda mimari, çinicilik, ciltçilik, minyatür, seramik, hat sanatı, edebiyat, cam, tiyatro ve müzik alanlarında eserler verilmiştir.
    • Süsleme sanatında, hattatlık, çinicilik, minyatür, nakkaşlık, kakmacılık, oymacılık, tezhip gelişmiştir.
    • Kaşi: Çini sanatı.
    • Karahanlılar, Gazneliler, Büyük Selçuklular, Anadolu Selçuklular, İlhanlılar, Safeviler, Harzemşahlılar, Osmanlılar çini sanatını kullanmışlardır.
    • Osmanlıdaki çini merkezleri Bursa, İznik, Kütahya ve İstanbul’dur.
    • Çini sanatının ilk örneği İznik Yeşil Camii’dir.
    • Çini süslemenin kullanıldığı eserler; İstanbul’daki Çinili Köşk, Rüstem Paşa Camii, Yeni Camii, Topkapı Sarayı, Selimiye Camii, Sultan Ahmet Camii, Bağdat ve Revan Köşkleri.
    • Müstensih: Hattatların hatalarını düzelten ve kitap çoğaltan kişi.
    • Hüsn-ü hat=hat: Güzel yazı yazma işi. Bu işi yapanlara da hattat denirdi.
    • En önemli hattatlar; Şeyh Hamdullah, Yakut El-Mustasimi, İbn-i Mukle, Ahmed Şemseddin Karahisari, Hafız Osman,Mustafa Rakım Efendi, Mehmed Esad Yesari, Yessari-zade Mustafa İzzet, Hamit Aytaç.
    • Minyatür sanatıyla uğraşanlara nakkaş denirdi. Minyatür sanatının konuları, Osmanlı Edebiyatı, sultan ve vezirlerin hayat ve sefer hikayeleri, portreler, dini konular, bilimsel konular ve peyzajlardır.
    • Ahmedi’nin İskendername’si Osmanlı padişahlarının resimli ilk tarihi olarak tasvir sanatında yer almıştır.
    • Minyatür eserler ve yazarları; Hekim Şerefeddin Sabuncuoğlu, Hatifi(Hüsref ile Şirin), Dehlevi(Hamse), Kelile ve Dimne, Busalı Firdevsi(Süleymanname), Feridüddin Attar(Matıkut-Tayr), Seyit Lokman ve Nakkaş Osman, Matrakçı Nasuh, Nigari, Kalender, Nakkaş Hasan Paşa, Levni.
    • Seramik(Keramik) sanatı ilk kez İznik’te yapılmıştır.
    • Mücellit: Cilt sanatıyla uğraşan kişi.
    • Önemli halı türleri; Gördes halısı, yıldızlı Uşak halısı, Bergama halısı, Osmanlı saray halısı, Cengerli kilimi, Kula ve Milas halıları.
    • Heykeltraşlık gelişmemiştir.
    • Eserlerde insan figürü kullanılmış ama melek figürü kullanılmamıştır.
    • Müzehhip: Tezhip sanatıyla uğraşan kişi. Uygurların mani dinini kabulünden sonra gelişmiştir. Osmanlıdaki en önemli temsilcisi Kara Mehmet’tir.
    • Musiki alanında, Abdulkadir Meragalı, Ömer Bey, Hafız Post, Itri Mustafa Efendi, 3. Selim, Selanikli Ahmet Bey, Hacı Arif Bey, İsmail Dede Efendi, Zekai Dede, Tamburi Cemil Bey önemli temsilcilerdir. 
    • Osmanlı tiyatrosunu Güllü Agop kurmuştur.
    • Mimar Sinan çıraklık döneminde Şehzade Camii, kalfalık döneminde Süleymaniye Camii, ustalık döneminde de Selimiye Camii’ni yapmıştır.
    • Çok kubbeli cami mimarisinin ilk örneği Bursa Ulu Camii’dir.
    • Kervansaraylar; Edirne Rüstem Paşa Kervansarayı, Kara Mustafa Paşa Kervansarayı, Ulu Kışla Kervansarayı.
    • Hanlar; Emir Han, Diyarbakır Hasan Paşa Hanı, Büyük Valide Sultan Hanı, Sivas Yeni Han.
    • Bedestenler; Edirne Bedesteni, İstanbul Mısır Çarşısı, İstanbul Eski Bedesten, İstanbul Yeni Bedesten, Ankara Mahmut Paşa Bedesteni, Amasya Bedesteni, Uzun Çarşı, Bursa Çarşısı.
    • Hamamlar; Tahtakale Hamamı, İznik İsmail Bey Hamamı.
    • Çeşmeler; Edirne İbrahim Paşa Çeşmesi, Davut Paşa Çeşmesi, Azapkapı Saliha Sultan Çeşmesi, Valide Sebili ve Alman Çeşmesi.
    • Köprü; Gazi Mihal Köprüsü.
    • Diyarbakır kale surları Bizans dönemine aittir.
    • Dizdar: Kale komutanı.
    • Daruşşifa: Hastane.
    • Bac-ı Kırtıl: Hayvanlardan alınan vergi.
    • Voyvoda: Balkanlardaki valiler.
    • Mutasarrıf: Sancak Beyliğinin yerine tayin edilen memur.
    • İptidaiye: Yeni usul ilkokul.
    • Hatt-ı Hümayun: Padişah el yazısı.
    • İhtisap ağası: Loncaları kadı adına denetleyen kişi.
    • Kethüda: Loncayı dışarda temsil eder hükümetle ilişkileri görüşürdü.
    • Muhzır ağa: İstanbul’da sivil kuralları çiğneyen yeniçeriler ve diğer askerler arasındaki düzeni sağlardı.
    • Kasr-ı Adl: Fatih’ten sonra padişahların divan toplantılarını dinledikleri yer.
    • Payitaht: Başkent.
    • Şirket-i Hayriye: İlk açılan deniz şirketi(1850-Abdülmecit).
    • Tımar sisteminin temeli Hz. Ömer zamanında sahipsiz kalan toprakların devlete vergi ödenmesi şartı ile şahıslara verilmesiyle başlamıştır.
    • Eyalet askerleri savaş zamanında sancak beyleriyle birlikte beylerbeylerinin komutası altına girerlerdi.
    • Osmanlı Devletinde resmi tören düzenlenen durumlar; ordunun büyük bir sefere çıkması, şehzadenin doğumu veya sünnet düğünü, padişahın Cuma namazına gitmesi, padişahın Mekke’ye armağanlar göndermesi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir