Vatan Gazetesi’nden Sadık Gültekin, 100 bin öğretmen atanması için planlama yapılacağını takvimin de Şubat’ta netleşeceğini iddia etti.
Vatan Gazetesi’nden Sadık Gültekin, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile röportaj yaptı.
Gültekin’in aktardığına göre, Milli Eğitimin toplamda 100 bin öğretmene ihtiyacı olduğunu, konuyu Milli Eğitimin, Cumhurbaşkanı’na ilettiğini aktardı.
CUMHURBAŞKANI 100 BİN ATAMAYA DESTEK VERECEK
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşen Milli Eğitim Bakanı, Erdoğan’dan 100 bin atama ile ilgili destek görmüş ve esas yetkinin TBMM’de olduğu vurgulanmış.
Vatan Gazetesi’nden Sadık Gültekin, Şubat ayına kadar 100 bin öğretmen ataması ile ilgili takvimin netleşeceğini de iddia etti.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un 20 bin atama ile ilgili soruya verdiği cevap da şu şekilde
20 bin öğretmen alımıyla ilgili takvim Meclis’e bağlı. Bu atamalar Cumhurbaşkanımızın bir hediyesidir. Ancak atanamayan yaklaşık 650 bin öğretmen var. Benim tahminim acil talepkar aday 100 bin. Türkiye bunu 4 – 5 senede döndürebilir. Ortaöğretimde çok büyük bir dönüşüm olacak bu yüzden bu gençlere daha yaratıcı çözümler üreteceğiz.
100 bin öğretmen müjdesi (SADIK HOCA’NIN NOTU)
Bu toplantıda çıkan en önemli sonuçlardan biri atanamayan öğretmenler. Şu anda 20 bin öğretmenin kısa sürede atanacağı bekleniyor. Ancak Bakan Selçuk bu soruna daha farklı bir açıdan bakıyor. Kendi araştırmasına göre Türkiye’de 650 bin atanamayan öğretmen bulunuyormuş. Ancak yaptıkları incelemede talepkar aday sayısının 100 bin olduğu görülmüş. Bu sorunla ilgili olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmüşler. Şu anda yaşanan ekonomik sorunlara rağmen Cumhurbaşkanı Erdoğan da 100 bin öğretmenin alımı için çalışma yapılmasına destek vereceğini belirtmiş. Ancak Bakan Selçuk bu sürecin hemen olmayacağını, esas yetkinin TBMM’de olduğunu söylüyor. Benim kişisel tahminime göre önümüzde Şubat ayına kadar 100 bin öğretmenin atamasıyla ilgili takvim belli olur.
ATANAMAYAN BİR ÖĞRETMEN VARSA SUÇLU OLAN BİZLERİZ
Ziya Selçuk, öğretmen yetiştiren eğitim fakültelerinin durumu ve atanamayan öğretmen sorununa da değindi: “Eğitim fakültelerinin farklılaşması gerekir. Bir kısmının sadece lisansüstü eğitim vermesi gerekiyor. Hepsinin lisans öğrencisi alması doğru değil. Bunun gibi bir sürü işlem basamağı var planladığımız. Atanamayan öğretmen diye bir kavram gelişti Türkiye’de.Atanamayan mühendis yok ama atanamayan öğretmen var. İşsiz değil. Onlar can. Suçlu olan, çözüm üretmeyen bizleriz. Bizim problemimiz öğretmeni ihmal etmekle ilgili. Eğitimi çocuklar için değil, öğretmenin olgunlaşma serüveni olarak görmek lazım. Öğretmene yatırım yapmamız lazım.”